Modern Çağda Soykırımın Yeni Yüzü: Çin’in Uygurlara Yönelik Finansal Saldırısı

Dünya Uygur Kongresi ve Washington merkezli Campaign for Uyghurs’un İcra Direktörü Rushan Abbas, Human Rights Foundation’da yaptığı güçlü konuşmada Çin’in Uygurlara yönelik ekonomik baskılarını ‘modern çağda finansal bir soykırım’ olarak tanımladı.

Abbas, Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP), Doğu Türkistan’daki sistematik baskı politikalarının bir parçası olarak, Uygurlar üzerinde derin bir ekonomik denetim ve sömürü uyguladığını belirtti.

“Bu sadece ayrımcılık değil—bu doğrudan bir finansal savaş,” dedi.

Konuşmasında Uygurların mülklerine el konulduğunu, banka hesaplarının dondurulduğunu ve ekonomik fırsatlardan bilinçli olarak dışlandıklarını vurguladı. 2001 ile 2021 yılları arasında toprak transferlerinde 50 katlık bir artış yaşandığını belirten Abbas, bu sürecin on binlerce Uygur çiftçinin yerinden edilmesine neden olduğunu aktardı. Mülklerin yeniden tescili için getirilen zorunluluklar, toplama kamplarındaki Uygurlar için yerine getirilmesi imkânsız hale gelirken, mülklerin Han Çinlilerine devredildiğini söyledi.

“Her banka işlemi izleniyor, her uygulama takip ediliyor. Doğu Türkistan tam anlamıyla bir polis devleti haline geldi,” ifadelerini kullandı.

Bu politikaların çoğu zaman Çin’in “Yoksulluğu Azaltma Programı” adı altında meşrulaştırıldığını belirten Abbas, bu sistemin gerçekte zorla çalıştırmayı gizleyen bir yapı olduğunu söyledi. İnsan hakları araştırmacısı Adrian Zenz de bu değerlendirmeyi destekliyor.

Abbas’a göre, Uygurlar tarım işçilerinden akademisyenlere kadar tüm meslek gruplarında hedef alınırken, kendi ekonomik kaynaklarından koparılarak devletin denetiminde fabrikalara yönlendiriliyor—reddetme hakları olmadan.

Konuşmasının sonunda Abbas, bu ekonomik baskı mekanizmalarının Çin’in Uygur kimliğini silme politikasının bir parçası olduğunu vurguladı:

“Bu kalkınma değil. Bu, modern çağda köleliktir.”

Çin’in Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine yönelik baskı politikaları, uluslararası toplumda uzun süredir yoğun eleştiri konusu. Toplama kamplarında yüz binlerce Uygur’un zorla alıkonulduğu, dinî ve kültürel kimliğin sistematik olarak bastırıldığı bildiriliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere bazı ülkeler bu uygulamaları ‘soykırım’ olarak tanımış durumda.

20 Nisan 2025