Huawei, Hikvision ve Dahua’ya Uygur Biyometrik Gözetimi Nedeniyle Dava Açıldı

Şirketler, Doğu Türkistan’daki Uygurlara karşı insan hakları ihlallerine katkıda bulunmakla suçlanıyor

5 Mayıs 2025 | BiometricUpdate’ta Ayang Macdonald imzasıyla yayımlanan habere göre, Uygur halkının Çin’de ve dışında haklarını savunan uluslararası bir kuruluş olan Dünya Uygur Kurultayı (WUC), Çin menşeli üç teknoloji devi Huawei, Hikvision ve Dahua’ya karşı bir dava açtı. Dava, bu şirketlerin Doğu Türkistan’daki Uygur toplumunun baskı altına alınmasında oynadığı iddia edilen roller üzerine Fransa’daki ofislerine yöneltildi.

İnsan hakları avukatı William Bourdon tarafından açılan dava, söz konusu şirketlerin Çin hükümetine sağladıkları ileri teknoloji ile insanlığa karşı suçlara ortak oldukları gerekçesiyle başlatıldı. WUC tarafından yayımlanan basın açıklamasına göre, suçlamalar arasında soykırım, insan ticareti, ağır kölelik ve bu suçların gizlenmesi yer alıyor.

Söz konusu teknoloji şirketleri, özellikle canlı yapay zeka destekli yüz tanıma sistemleri ile Uygur kökenli bireyleri tespit etmeye yarayan büyük gözetim sistemlerinin geliştirilip uygulanmasında Çin rejimine destek vermekle itham ediliyor. Bu sistemlerle kimliği belirlenen kişilerin çoğu zaman Çinli güvenlik güçlerinin zulmüne maruz kaldığı ifade ediliyor.

WUC Başkanı Turgunjan Alawdun, bu dava hakkında yaptığı açıklamada, “Bu başvuru, hükümetin soykırımına ortak olan tüm şirketlere yasal sorumluluklarını hatırlatan önemli bir uyarıdır,” dedi ve şu sözlerle devam etti: “Fransız yargısının bu meseleyi ciddiyetle ele alacağına eminiz.”

Dava, yalnızca Uygurların uğradığı insan hakları ihlallerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin başka bölgelerdeki karıştıkları benzer olayları da gündeme taşıyor. Daha önce de bu şirketlerin gözetim teknolojilerinin Ukrayna gibi çatışma bölgelerinde kullanıldığı ve bu sistemlerdeki güvenlik açıklarının Rusya’nın saldırılarını kolaylaştırmış olabileceği yönünde iddialar gündeme gelmişti. Davaya, “Don’t Fund Russian Army” adlı sivil toplum kuruluşu da destek veriyor.

Dünya Uygur Kurultayı, bu dava öncesinde de İngiltere’ye ithal edilen pamuğun Uygurların zorla çalıştırılmasıyla üretildiği iddialarıyla ilgili hukuki süreç başlatmıştı.

Özellikle Hikvision ve Dahua, Doğu Türkistan’daki Uygur toplumunun sistematik şekilde hedef alınmasında oynadıkları rolle dünya çapında yoğun eleştirilerle karşılaştı. Bu eleştirilerin baskısıyla bazı biyometrik gözetim sözleşmeleri iptal edilirken, her iki şirket de ABD hükümeti tarafından kara listeye alındı ve ISC fuarlarında ürünlerini sergilemeleri yasaklandı.

Ekvador ve Sırbistan'da Çin Gözetim Sistemlerine Tepki

Hikvision ve Dahua’nın yalnızca Çin değil, Ekvador ve Sırbistan gibi ülkelerdeki faaliyetleri de tartışma yaratmış durumda. Dialogo Americas tarafından yayımlanan bir rapora göre, bu şirketlerin Ekvador’un hem kamu hem de özel alanlarda kurduğu gözetim altyapısında yaygın biçimde yer almaları, ülkenin dijital egemenliğini ve veri güvenliğini tehdit ediyor. Aynı zamanda insan haklarına da zarar verdiği belirtiliyor. Raporda ayrıca bu şirketlere verilen sözleşmelerin şeffaf olmaması da vurgulanıyor.

Balkan Insight’ın haberine göre, Sırbistan hükümeti de benzer şekilde regülasyonsuz bir gözetim ortamına izin veriyor. Hikvision ve Dahua’nın yüz tanıma ve plaka okuma teknolojileriyle donatılmış ekipman sağladığı ülkede, zayıf yasal çerçeve nedeniyle bu sistemlerin ulusal güvenlik ve insan hakları açısından ciddi riskler doğurduğu ifade ediliyor.