RSF, ABD Kongresi’ne Radio Free Asia’nın Uygur Servisi’ni Geri Getirme Çağrısı Yaptı

12 Mayıs 2025 Pazartesi günü, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), ABD Kongresi’ne çağrıda bulunarak Radio Free Asia’nın (RFA) Uygurca servisinin kapatılma kararının geri alınmasını talep etti. RSF, bu servisin ortadan kalkmasının, Çin’in en kapalı bölgelerinden biri olan Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerine dair bağımsız bilgi akışını neredeyse tamamen keseceği uyarısında bulundu.

RSF editoryal direktörü Anne Bocandé, yaptığı açıklamada, "Sürekli tehditlere rağmen, RFA’nın Uygur gazetecileri Çin rejiminin işlediği vahşetleri açığa çıkarmak için yılmadan çalıştı. RFA Uygur servisi olmadan, dünya toplumu Çin’in en kapalı bölgelerinden birine dair en önemli penceresini yitirmiş olacak. Uygurlar ise tek bağımsız seslerini kaybedecek," dedi.

RFA’nın Uygur servisi, küresel Uygur diasporası için yalnızca bir haber kaynağı değil, aynı zamanda profesyonel gazetecilerin toplandığı yegâne platform. Her ne kadar bazı küçük haber siteleri ve YouTube kanalları olsa da, bunlar RFA kadar profesyonel, sistematik ve güvenilir bir haber altyapısına sahip değil.

Servisin kıdemli gazetecilerinden Gulchehra Hoja, RSF ile yaptığı röportajda, Çin'in Uygur gazetecilere karşı yıllardır uyguladığı baskının boyutlarını şu sözlerle aktardı:

“RFA’da kendi adımla ilk kez konuştuğum günden beri Çin’in hedefindeyim. Kasım 2001’de hakkımda ‘kırmızı dosya’ açıldı, ABD’ye gelmeden önceki tüm görüntü, fotoğraf ve ses kayıtlarım yok edildi. Ailem rehin tutuldu, annem ve babam baskı altına alındı. O günden beri memleketime dönemedim. Şubat 2018’de, doğrudan 25 akrabamın sözde yeniden eğitim kamplarına götürüldüğünü öğrendim. Radyo istasyonumuzdaki altı gazetecinin toplam 50 aile ferdi kaçırıldı. Tüm bu baskılara rağmen haber yapmaktan vazgeçmedik.”

Bu ifadeler, 2025 Nisan ayında RSF tarafından yayımlanan özel bir röportajda yer aldı (rsf.org).

Çin, 2016’dan bu yana, “terörle mücadele” adı altında Sincan bölgesinde yürüttüğü sert baskı politikasıyla uluslararası kamuoyu tarafından “soykırım” olarak tanımlanan bir süreci sürdürüyor. RSF’nin son verilerine göre, bölgede şu anda aralarında Avrupa Parlamentosu’nun Sakharov Ödülü sahibi Ilham Tohti’nin de bulunduğu en az 79 gazeteci ve basın özgürlüğü savunucusu tutuklu bulunuyor. Aynı zamanda, yurt dışındaki Uygur gazetecilere yönelik sınır ötesi baskı ve yıldırma politikaları da sistematik bir biçimde sürüyor.

RFA’nın Uygur servisi ise, bu baskılara rağmen, dünya kamuoyunun Çin’in uyguladığı soykırıma dair bilgi edinebildiği en güvenilir mecra olmayı sürdürüyor. Ancak bu servis, ABD Başkanı Donald Trump’ın Mart 2025’te Amerikan Küresel Medya Ajansı’na (USAGM) sağlanan fonları kesmesiyle birlikte kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Mayıs ayı başında açıklanan toplu işten çıkarmalar arasında Uygurca servis de yer aldı.

Dilshat Sultan 

13 Mayıs 2025