Rothschild: Küresel Şirketler, Uygur Zorunlu Çalıştırması Üzerine Kurulu Tedarik Zincirlerinden Sorumlu Tutulmalı

Herbert Rothschild Küresel şirketlerin zorunlu çalıştırma, özellikle de Uygur zorunlu çalıştırması üzerine kurulu tedarik zincirlerinden sorumlu tutulması gerektiğini belirtti.

Turkistan Times, 7 Haziran 2025, İstanbul 

6 Haziran 2025'te Amerikan "Ashland.news" sitesinde yayımlanan "Yer Değiştirmeler: Zorunlu ve Çocuk İşçiliğiyle Lekenmiş Tedarik Zincirleri" başlıklı makalesinde Herbert Rothschild, küreselleşen ekonomide tüketicilerin zorunlu emekten uzak kalmasının imkânsız olduğunu ve özellikle Çin'in Uygurlara yönelik zorunlu çalıştırma politikasının küresel tedarik zincirini ciddi şekilde kirlettiğini ifade etti. Rothschild, makalesinde küresel şirketlerin bu konudaki sorumluluğunu vurgulayarak yasal denetim ve tedbirlerin güçlendirilmesi çağrısında bulundu.

Uygur Zorunlu Çalıştırması ve Uluslararası Şirketlerin Rolü

Yazar, makalesinde Çin hükümetinin Uygurları ve Doğu Türkistan'daki diğer Türk halklarını "köleliğe yakın koşullarda" çalışmaya zorladığını ve bunun onlara yönelik "vicdansız muamelenin" bir parçası olduğunu belirtti. Rothschild'e göre Çin, Uygurları Doğu Türkistan'daki pamuk tarlalarında, "yeniden eğitim" kamplarının içinde veya yakınında kurulan fabrikalarda çalıştırmakla kalmıyor, aynı zamanda onları zorla ülke genelindeki fabrikalara naklediyor.

Rothschild, Çin'in online alışveriş platformu Temu'nun Uygur zorunlu emeğiyle üretilmiş ürünleri, hızlı moda markası Shein'in ise Doğu Türkistan pamuğunu kullandığını özellikle belirtti. ABD'nin 2022'de "Uygur Zorunlu Emeğini Önleme Yasası"nı kabul etmesine rağmen, bu şirketlerin uzun süre değeri 800 doların altındaki paketleri gümrük denetiminden muaf tutan "de minimis kuralı"ndan yararlanarak yasadan kaçtığını, ancak Trump yönetiminin bu kuralı kaldırmasıyla durumun değiştiğini ifade etti.

Yazar, bu sorunun sadece Çinli şirketlerle sınırlı olmadığını, Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü'nün "Satılık Uygurlar" adlı raporunu alıntılayarak Amerikalı ve Avrupalı şirketlerin de bu işe karıştığını kanıtladı. Rapora göre, "Apple, BMW, Gap, Nike, Samsung ve Volkswagen dahil olmak üzere en az 82 tanınmış küresel markanın tedarik zincirinde Uygur zorunlu emeği mevcuttur."
Tedarik Zincirlerinin Yer Değiştirmesi Yeni Sorunlar Yaratıyor

Rothschild makalesinde, ABD-Çin ticaret savaşı nedeniyle birçok şirketin üretimini Çin'den Hindistan ve Vietnam gibi ülkelere kaydırdığını, ancak bunun sorunu çözmek yerine "yağmurdan kaçarken doluya tutulmak" gibi olduğunu belirtti. Ona göre, Hindistan'da hükümet destekli zorunlu emek olmasa da, "Küresel Kölelik Endeksi"ne göre 2018 yılında ülkede yaklaşık 8 milyon kişinin kölelik koşullarında yaşadığı tahmin edilmektedir.

Yazar, Apple'ın iPhone üretimini Hindistan'a taşıma kararını örnek göstererek, onların Çin'deki iş ortağı olan ve işçilere kötü muamelesiyle tanınan Foxconn'un Hindistan'a büyük yatırım yaptığını ve bu nedenle "sıkı denetim olmazsa bu şirketlerin yeni yerlerde de iyi davranmasının beklenemeyeceğini" vurguladı.

Yasal Denetimin Güçlendirilmesi Çağrısı

Herbert Rothschild, makalesinin sonunda kapitalist düzende kârı maksimize etmenin temel amaç olması nedeniyle, şirketlerin kötü davranışlarını dizginleyecek tek güvenilir çarenin "ağır sonuçları olan bir denetim" olduğunu ileri sürdü. Mevcut denetim mekanizmalarının yetersizliğini eleştirdi. Örneğin, ABD Çalışma Bakanlığı'na bağlı Uluslararası Çalışma İşleri Bürosu'nun [ILAB] hazırladığı listede zorunlu emekle bağlantılı ürünlerin marka adlarının bulunmadığını ve şirketlere karşı herhangi bir zorlayıcı gücünün olmadığını; 2010 tarihli Kaliforniya "Tedarik Zincirlerinde Şeffaflık Yasası"nın ise sadece şeffaflık talep edip herhangi bir ceza öngörmediğini örnek gösterdi.

Yazar, dünya çapında zorunlu emekle bağlantılı şirketleri cezalandıran yasaları güçlendirme hareketini desteklediğini belirterek, Oregon eyaletini de Kaliforniya'nınkine benzer, ancak daha güçlü "uygulama araçlarına" sahip bir yasayı kabul etmeye çağırdı ve Nike'ın kurucusu Phil Knight'ın bu işi destekleyerek şirketinin "adil emek" vaadini kanıtlamasını umduğunu ekledi.

Kaynak: Ashland News