Uygur Akademisyen, Çin Hükümetini Eleştirdiği İçin Fransa'da Suçlamayla Karşı Karşıya

Dr. Dilnur Reyhan, Fransa'daki tanınmış bir Uygur akademisyen ve aktivist, Avrupa Uygur Enstitüsü Başkanı, 13 Ekim 2020. © 2020 Michael Bunel via Reuters Connect

Fransız Yetkililer Dilnur Reyhan'a Yönelik Suçlamaları Geri Çekmeli

Yalkun Uluyol: Çin İşleri Araştırmacısı

Bénédicte Jeannerod: Fransa Direktörü

13 Ekim'de, Paris'in banliyölerindeki bir mahkeme, Dr. Dilnur Reyhan'ın "başkalarının mülküne zarar vermekle" suçlandığı ceza davasını görmeye başlayacak.

Çin'in Paris Büyükelçiliği'nden üç görevli, Reyhan'ın Eylül 2022'de Paris yakınlarında düzenlenen bir müzik festivalinde Çin hükümetine karşı yapılan bir protestoya katılması nedeniyle hakkında şikayette bulundu. İddiaya göre, Reyhan etkinlik sırasında büyükelçiliğe ait bir pankarta kırmızı boya püskürttü ve bu durum bir davacının ayakkabılarını temizlemek için 25 avro harcamasına neden oldu.

Çin hükümeti başlangıçta Reyhan'ı "mala zarar verme" ve "ırkçı nitelikte saldırıda bulunma" (bu suçlama daha sonra geri çekildi) ile suçlamıştı. Gerçekte ise Reyhan, Çin hükümetinin Doğu Türkistan'daki Uygurlara yönelik zulmünü açıkça eleştirmekteydi. Bu zulümler arasında geniş çaplı keyfi tutuklamalar ve hapis cezaları, işkence, zorla kaybetmeler, kitlesel gözetim, kültürel ve dini zulüm, ailelerin parçalanması ve zorla çalıştırma yer almaktadır. "İnsan Hakları İzleme Örgütü" gibi birçok kuruluş, bu zulüm eylemlerinin bazılarının insanlığa karşı suç teşkil ettiğini düşünmektedir.

Dilnur Reyhan, Mart ayındaki duruşmada şöyle demişti: "Çin Büyükelçiliği'nin amacı davayı kazanmak ya da kaybetmek değil, bana zihinsel ve ekonomik olarak zarar vererek eleştirel sesimi susturmaktır. Fransız mahkemesinin yapması gereken beni suçlamak değil, beni Çin'in tehditlerinden koruyarak sesimin boğulmasını önlemektir."

Savcılık, 2023 yılında başlangıçta Çin hükümetinin şikayeti üzerine dava açmamaya karar vermişti. Ancak, Şi Cinping'in Mayıs 2024'te Fransa'ya yaptığı ve yüzlerce Uygur, Tibetli ve diğer kişilerin protestolarıyla karşılaştığı devlet ziyaretinden bir ay sonra, savcılık yeniden itiraz ederek davayı tekrar başlattı. Duruşma başlangıçta Mart 2025'te yapılmak üzere belirlenmiş olsa da, Çin Büyükelçiliği'nin herhangi bir avukat veya personel göndermemesi nedeniyle Ekim ayına ertelendi.

Son yıllarda, Çin hükümetinin yurtdışındaki eleştirmenlere ve diasporadaki Çinlilere yönelik tacizi artmış ve bu tür sınır ötesi zulüm eylemleri "sınır ötesi baskı" olarak adlandırılmaktadır. Örneğin, bu yılın Temmuz ayında Çin makamları, öğrenci Zhang Yadi'yi sadece Paris'te okurken Tibet insan haklarını desteklediği için "devleti bölmeye teşvik" gibi ağır bir suçlamayla tutukladı.

Fransa halkı, Çin ve insan haklarını ihlal eden diğer hükümetlere karşı barışçıl bir şekilde protesto yapabilmeli ve bu nedenle suçlanmaktan endişe duymamalıdır. Fransız yetkililer, Dilnur Reyhan'a yönelik suçlamaları geri çekmeli ve dikkatlerini Çin'in insan hakları siciline odaklamalıdır.