Dünya Uygur Kurultayı: Müslüman Ülkelerin Uygur Soykırımı Karşısındaki Sessizliği “İkiyüzlülük”

Turkistan Times, 21 Ekim, İstanbul: Dünya Uygur Kurultayı (WUC) Başkan Yardımcısı Zümretay Erkin, "Salaamedia" kanalının "Haber ve Görüşler" programına konuk olarak Çin'in Doğu Türkistan'da sürdürdüğü soykırım suçunun mevcut vahim durumunu gözler önüne serdi ve Müslüman ülkelerin bu konudaki sessizliğini sert bir dille eleştirdi.

Program sunucusu, Gazze, Ukrayna ve Afrika'daki krizlerin yanı sıra Uygur krizinin de aynı derecede acil ilgi gösterilmesi gereken bir mesele olduğunu vurguladı. Belçika'dan canlı yayına bağlanan Zümretay Erkin Hanım, Çin hükümetinin propagandalarının aksine Uygurların durumunun hâlâ son derece endişe verici olduğunu belirtti.

“30’dan Fazla Akrabam Kamplarda Kayboldu”

Zümretay Erkin, röportaj sırasında Çin'in 2017'den bu yana bir milyondan fazla Uygur ve diğer Türk halklarını sadece etnik ve dini kimlikleri nedeniyle toplama kamplarına hapsettiğini, 16 binden fazla caminin yıkıldığını veya tahrip edildiğini dile getirdi. Kendi akrabalarından 30'dan fazlasının kamplarda iz bırakmadan kaybolduğunu, özellikle Mısır'daki El-Ezher Üniversitesi'nde İslami ilimler eğitimi alan veya Türkiye gibi ülkelere seyahat eden akrabalarının geri döndükten sonra tutuklandığını üzüntüyle anlattı.

Ayrıca, Çin'in namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek gibi normal ibadetleri "terörizm" belirtisi olarak tanımladığını, ailelerin parçalandığını, çocukların Çinlileştirme amacıyla yatılı okullara kapatıldığını ve evlerin içten gözetlendiğini açıkladı.

Müslüman Ülkelerin "İkiyüzlü" Sessizliği

Zümretay Erkin, sekiz yıldır devam eden bu soykırım karşısında Müslüman ülkelerin sessiz kalmasını "son derece rahatsız edici" bir durum olarak nitelendirdi. Bu ülkelerin Gazze meselesi veya Kur'an yakma olaylarına hızla tepki gösterdiğini, ancak Uygur meselesinde Çin ile olan ekonomik çıkarları nedeniyle sessiz kaldıklarını, hatta bazılarının Çin'i desteklediğini belirterek bunu "ikiyüzlülük" olarak tanımladı.

Söyleşi sırasında, buna rağmen Türkiye, Bosna ve Somali gibi az sayıda ülkenin bazı olumlu adımlar attığı ve dünyadaki Müslüman halkların Uygurları desteklediği özellikle belirtildi.

Söyleşinin sonunda, Dünya Uygur Kurultayı'nın önümüzdeki 12-24 ay içinde; hükümetlerin Çin'i açıkça kınaması, kamptakilerin akıbeti hakkında bilgi alınması ve parçalanmış ailelerin bir araya getirilmesi gibi üç temel hedef için çaba göstereceği ifade edildi.