Uygur Dilini Yok Olma Tehlikesinden Kurtarma Savaşı: Çin'in Bir Kültürü Yok Etme Planı

Yazar: Ömer Kanat | Çeviri: Türkistan Times

15 Haziran, Uygur Dili Günü'dür. Bu gün, Uygurlar için sadece bir kültürel etkinlik olmanın ötesinde, ana dilimizi yeryüzünden silinmekten kurtarmak için bir eylem çağrısı olarak kutlanmaktadır. Çin'in Uygur kimliğini yok etme yolunda işlediği insanlık dışı suçları göz önünde bulundurarak, dilimizi korumanın bir milleti korumakla eşdeğer olduğunun derin bilincindeyiz.

Kişisel Öykü: Ana Dilimi Korumak Yolunda

Daha 9 yaşındayken Doğu Türkistan'dan ayrıldım. Çin'in siyasi baskılarından kaçarak ailem Afganistan'a göç etti. Birçok vatansız kalan aile gibi, biz de tipleştirme baskısıyla karşılaştık; yani "pratik" diller olan Dari, Peştuca ve İngilizce'ye önem verilmesi isteniyordu. Ancak babam katı bir kural koydu: "Evde sadece Uygurca konuşacağız". Okulda başka her şeyi öğrendim, ancak evimizde Uygur dili, aile birliği ve atalarımızın ruhu ile bağlanan dil oldu. Anne ve babamın bu çabası, benim Uygur edebiyatına, felsefesine ve tarihine derinlemesine dalmamı sağladı. Sonuç olarak, ana dilimi öğrenmek için herhangi bir dershanede zaman harcamamış olsam da, Özgür Asya Radyosu Uygur Bölümü'nün baş editörü oldum. Bu, bir neslin kendi dilinin yok olmasına izin vermemek için gösterdiği güç ve kudretin meyvesidir.

Çin'in Dil Yok Etme Politikası: Kültüre Karşı Bir Suç

Ancak bugün, vatanımızda Çin hükümeti Uygur dilini gelecek nesillere aktarmamak için elinden gelen tüm önlemleri almaktadır. Doğu Türkistan'daki sözde "iki dilli eğitim" politikası, aslında çocukların Uygurca değil, Çince öğretilmesini amaçlamaktadır. Devlet kontrolündeki yatılı okullarda Uygur çocuklarının kendi dillerinde konuşmaları veya kendi isimlerini kullanmaları yasaklanmıştır. Kısa sürede çocuklar Uygur dilini tamamen unutmaktadır. Bu tesadüfi değildir; bu, dilin yok edilmesi yoluyla bir kültürel suç işlemektir.
Bir dilin yok edilmesi, bir kültürün yok edilmesi demektir. Çinli yetkililer Uygur dilini "21. yüzyıla uygun olmayan" bir dil olarak reddetti. Uygur dilinin eğitim dili olarak kullanılmasına son verdiler, kütüphaneleri kapattılar, editörleri ve yayıncıları vahşice bastırdılar.

John Beck'in Penguin Random House tarafından yayımlanan "Captured by the Archives" (Esir Alınanlar Esir Alınsın) adlı kitabında, kitap yakma hakkında birinci elden tanıklıklar anlatılmaktadır. 2016-2017 yıllarında başlayan geniş çaplı tutuklama hareketlerinde, polislerin görevlerinden biri evlerdeki Çince olmayan tüm kitapları bulmaktı. Bulunan kitaplar dışarı çıkarılıp, benzin dökülerek yakıldı. Polisler, kitapların tamamen yanıp kül olduğundan emin olmak için orada denetimde durdu.

Çin'in Yurtdışındaki Baskısı: Dışarıdaki Uygurlara Tehdit

Çin'in yıkıcı eylemleri Çin sınırlarında durmadı. Yurtdışındaki Uygurlara karşı baskı devam etmektedir. Şubat 2025'te, Uygur dilbilimci Abduweli Ayup'un Paris'teki Birleşmiş Milletler Dil Teknolojileri Forumu'nda konuşmacı olarak sahneye çıkması aniden yasaklandı. Bu, Çin'in uluslararası sahnede de Uygur dili ve kültürüne karşı baskısını genişlettiğinin bir göstergesidir.

Direnç: Dilimizi Korumak Yolunda

Yurtdışındaki Uygurlar olarak, gelecek nesillere destek vererek direniş gösterme sorumluluğumuz var. Bu direniş aile, toplum ve uluslararası siyasi seferberlikler aracılığıyla gerçekleşmektedir:

  • Aile: Aile, dilin korunmasında önemli bir rol oynar. Amerika Birleşik Devletleri'nde doğup büyüyen kızım, evde Uygurca konuşup Uygurca kitaplar okuduğu için akıcı bir şekilde Uygurca konuşmaktadır.
  • Toplum: Dünyanın çeşitli şehirlerinde haftalık Uygur dili okulları kuruyor, Uygur dilinde kitaplar yayımlıyor, müzik ve şiirler yaratıyoruz. Abduweli Ayup çocuk kitapları yayımlayarak gelecek nesil Uygurca konuşanların yetiştirilmesine katkı sağlamaktadır. Uygur Kollektifi, dilimizde yaratıcı ifadeyi teşvik ederek gelecek nesiller için kültürel anıları korumaktadır.
  • Uluslararası Siyaset: PEN America gibi ifade özgürlüğü grupları, Tahir Hamut Izgil gibi Uygur şairlerini "direnişi ifade ederek yazma" programlarına dahil etti. Hükümetler ve vakıflar, bir hükümetin vahşi baskılarına karşı koordineli hareket etmelidir.

Özgür Asya Radyosu ve Uluslararası Destek

Özgür Asya Radyosu Uygur Bölümü'nün, dünyadaki tek Uygurca radyo kanalının kapanması şiddetli bir darbe oldu. Amerika Birleşik Devletleri Kongresi'nin bu kanalı yeniden kurmak için gösterdiği çaba doğru bir adımdır.
Embargolar, vahşetleri işleyenlere karşı önemlidir, ancak Uygurların dil ve kültür aracılığıyla bir millet olarak var olmasını desteklemek de aynı derecede önemlidir.

Uygur Dili Günü: Direniş ve Umut

Uygur Dili Günü sadece bir kutlama ile sınırlı kalmaz, kültürümüzü yok etme politikalarına karşı durmayı amaçlar. Çin hükümeti dilimizi yok ederek kültürümüzü yok etmek istemektedir. Ancak, her Uygur çocuğunun dilimizi öğrenmesi, yazılan her şiir, her şarkı – bunlar daha büyük bir mücadelenin bir parçasıdır. Biz "Uygur Dili Gününüz kutlu olsun" dediğimizde, insanlığa karşı işlenen suçun amacının başarıya ulaşmasına izin vermeyeceğimizi ilan etmiş oluruz.

Kaynak: The Diplomat